Her Şubat ayı geldiğinde, her yer kırmızı kalplerle dolu ilanlar, davetler, hediye almaya yönlendiren kampanyalarla dolup taşıyor. Şubatın en renkli günü olan Sevgililer Günü, aslında herkese sevgiyi kutlamak için bir fırsat; ancak sevgi, yalnızca romantik bağlarla sınırlı değildir.
Ailemizin bize sunduğu sıcaklık, dostluklarımızın kahkaha dolu anları, çocuklarımızın saf sevgisi ve kendimize duyduğumuz öz değer, sevginin farklı yüzlerini gözler önüne seriyor. X Bodrum da Sevgililer Günü’nü, hayatınızdaki tüm özel bağları kutlama çağrısıyla karşılıyor.
Sevgi ile Her Türlü Bağa Dokunan Bir Deneyime Hazır mısın?
Sevgiyi kutlamak için sevgilinizin olmasına gerek yok. Aslında sevgililer günü, romantik ilişkilerden aile bağlarına, dostluklardan çocuklarımıza duyduğumuz sevgiye, hatta can dostlarımızdan sevgi duyduğunuz her varlığa kadar kadar her türlü bağa dokunan bir deneyime hazır olmak anlamını taşıyor.
Peki Sevgililer gün veya diğer adıyla St. Valentin günü nasıl ortaya çıktı. Sevgililer günüİmparatorun yasağına rağmen Hristiyan çiftlerin evlendirilmesine yardımcı olduğuna dair hakkında efsaneler anlatılan Aziz Valentin’in anısı, geleneksel olarak romantizmle en çok örtüşen 14 Şubat’ta hayat bulur ve daha çok İngiliz geleneklerinde Aziz Valentin günü olarak ortaya çıkar.
Efsaneye göre;
3. yüzyılda Roma İmparatoru II. Claudius her erkeğin asker olmasını istiyordu. Her erkeğin asker olmasını sağlamak için tüm imparatorlukta evliliği yasaklamıştı. II. Claudius imparatorlukta Hristiyanlığı da yasaklamış ve Hristiyanlar için ölüm emri çıkarmıştı. Bu emre uymayanlar arasında sonradan aziz olarak anılacak olan Valentinus vardı. Valentinus hristiyan olduğu için yakalanmış ve hapse atılmıştı. Hapishane gardiyanlarından biri, Hristiyanlar arasında anlatılan mucizelere inanarak kardeşi olan doğuştan gözleri görmeyen Julia’yı, gözlerini açabilir umuduyla Valentinus’un yanına gizlice getirdi.
Sevgi İle Bağlanmanın İlk ve Son Satırları “Senin Valentinin”
Julia zeki ve güzel bir kızdı. Valentinus’u ziyaretleri sayesinde Roma tarihi, doğa ve Hristiyanlık konularında pek çok şey öğrenir. Bu ziyaretlerden birinde Julia sorar:
- “Valentinus, Tanrı gerçekten dualarımızı duyar mı? Her sabah ve her gece ne için dua ettiğimi biliyor musun? Görebilmek için dua ediyorum, senin bana anlattıklarını görmeyi çok istiyorum.” Bunun üzerine Valentinus;
– “Tanrı bizim için en iyi olanı yapar, yeter ki buna inanalım.” der. Beraberce duaya başlarlar. Birden hücrenin içerisi altın renkli bir ışıkla aydınlanır ve Julia haykırır;
-
“Valentinus, görüyorum, görüyorum.”
Ertesi gün Valentinus’un ölüm emri gelir, Aziz Julia’ya Tanrı’ya hep yakın olmasını öğütleyen son bir not yazar ve notun altını “Senin Valentine’ından” diye imzalar.
Mektup, ertesi gün Julia’ya ulaşır, o günün tarihi 14 Şubat 270’dir. Aziz Valentine, Claudius’un hükümdarlığı zamanında Roma’da yaşayan bir papazdır. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius’un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam eder. Ancak imparator bu durumu bir süre sonra öğrenir. Aziz Valentine insanları evlendirmeye devam ettiği için tutuklanır ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürülür. MS 270 yılının 14 Şubat günü Hristiyan şehitliğine gömülür.
Aradan 226 yıl geçtikten sonra Vatikan, Valentin’e “aziz” ünvanı vermiş, Valentin’in ölüm günü, böylece “Sevgililer Günü” olmuştur.
İlk Ticari Yaklaşım: Tebrik Kartları!
Fransa’da ve İngiltere’de 14 Şubat, geçmişte geleneksel olarak kuşların çiftleşme günü olarak da bilinmektedir. Günün bu özelliğinden dolayı sevgililer birbirlerine güzel sözler yazan notlar vermekteydi ve bu notlarda birbirlerine Valentine diye hitap etmekteydiler. Sevgililer Gününün duyulmasını ve çoğu insan tarafından kutlanmasını sağlayan şey Massachusetts’den Esther Howland’ın ilk sevgililer günü kartını basmasıyla olur. 1847 yılında dantel süslemeli kartları seri halinde üretip, babasının kırtasiye dükkanında satmaya başlar. Kartları o kadar çok beğenilir ki ticari hayatında iyi iş yaparak zengin olarak emekli olur.
Zeus ve Hera’ya dayanan Mitolojik Geçmiş;
Aynı zamanda; Zeus ve Hera Antik Yunan takvimlerinde, Ocak ayı ortası ile Şubat ayı ortasının arasında kalan zaman “Gamelyon Ayı” olarak adlandırılmıştı ve Zeus ile Hera’nın kutsal evliliğine adanmıştı. Ve bu tarihin sonunda yani 14 şubat’ta büyük bir şenlikle bu evlilik ve aşk kutlanıyordu.
Antik Roma’da 15 Şubat, bereket tanrısı Lupercus’un onuruna, Lupercalia Günü olarak kutlanmaktaydı. Bu günde, Lupercus’un din adamları tanrıya keçi kurban ederlerdi. Daha sonra kafalarının üstüne koydukları bir parça keçi derisi ile Lupercus’u simgeleyerek, Roma sokaklarında koşturup, karşılaştıkları herkese dokunurlardı. Genç kızlar gönüllü olarak ileri atılır ve bereket tanrısının dokunuşundan paylarını almaya çabalarlardı. İnanışa göre bu dokunuş sayesinde doğurganlıkları kolaylaşacaktı.
Lupercalia Bayramı’nın arifesi olan 14 Şubat’ta genç erkeklerin genç kızların isimleri yazlı kura çekerek bayram boyunca çift olma alışkanlığı vardı. 469’da Papa bu gayri Hristiyan bayramını yasaklayarak sadece kura çekilişine izin verdi. Ancak artık kuralarda kızların değil, azizlerin isimlerini yazılıydı.
Tarihsel olarak Sevgi ve Sevgili kavramları farklılık göstermemiş olsa da, günümüzde yeni anlamlar yüklenen Sevgi, bir kutlamadan çok gövde gösterisine dönüşmüş durumda. Eskilerin “Sevgiyi göstermeye bir çift tatlı söz, bir öpücük, içten bir sarılma yeter.” Sloganı, günümüzde bir çiçeğin bile yetmeyeceği, pırlantalar, kıyafetler, ayakkabılar derken bütçesine göre arabalar, evler hediye ederek, sevgisini sadece sevdiğine değil, sosyal medyada ifşa ederek göstermeye kadar varmış durumda.
Yukarıda okuduğunuz tarihsel romantizme dönüş aslında çok da zor değil. Ama bunun için her iki tarafın da rızası şart. Zira bir öpücük, içten bir bakış, sımsıkı bir sarılmayla Sevgiyi kutlayın bugün. Üstelik, sadece sevgilinizle değil. Kediniz, köpeğiniz, camdan gördüğünüz kuşlar, güneş, doğa…. Kısacası “Sevgi” hissettiğiniz her şeyi, ve tabii kendinizi, derin ve sevgi dolu bir nefesle kutlayın.
Unutmayın ki, gerçek anlamda kendini sevmeyen, başka hiçbir şeyi sevemez..
Sevgiyle Kalın…
Toyga İçözü
