Bodrum’da kısa bir kahve molasında yakaladığım sanatçı Yiğit Yazıcı, 42 Maslak’taki Stüdyosu’nda François Garcia-Panzani’nin “Leyhte veya Aleyhte Sergisi” için hazırlanma heyecanı ve telaşını ilk kez Bodrumania ile paylaştı.
Pınar Pişkin: Yiğit ben sana senin resimlerini Bodrum’da ne zaman göreceğiz diyecektim, sen bana bambaşka haberlerle geldin.
Yiğit Yazıcı: Öyle oldu. Geçtiğimiz Mart ayında Bodrum’da Merqezart’ta sanatseverlerle ilk kez buluşan François Garcia-Panzani :Leyhte veya Aleyhte – For or Against adlı sergiye ev sahipliği yapacak olmanın heyecanını yaşıyorum.
Francois Garcia-Panzani ile tanışıklıklığım 2000’li yılların başına uzanıyor. Marsilya’ya Francois’i ziyaret etmek için bir çok kez gittim, Francois da Marsilya ve Türkiye arasında adeta bir iyi niyet elçisi gibi çalıştı yıllarca. Yıllar geçse de tanınırlığı artsa da tevazusundan hiç kaybetmeyen dünya standartlarında bir sanatçıyı atölyemde ağırlamak benim için bir onur, ben de onun bize yaşattığı misafirperverliği yaşatmayı arzuluyorum.
Kimdir François Garcia-Panzani?
Paris’te bulunan Villa d’Alésia’daki sergi ve Yves Saint Laurent ile işbirlikleri ile hafızalarda yer edinen, reklam ve yayıncılık dünyasının yakından tanıdığı yaşayan bir efsanedir. Sanat tarihinde François Garcia-Panzani’nin ismi duvar resimleri kadar Arap Dünyası Enstitüsündeki “Mısır Mısır” Sergisi ve Villette Müzesi’nin planetoryumundaki sahne tasarımlarıyla da biliniyor.
Sergiyi Bodrum’da kaçırdı iseniz, İstanbul’da 15-29 Ekim tarihleri arasında 42 Maslak Art SPACE Gallery #4 ‘de izleyebilirsiniz.
“Leyhte veya Aleyhte-For or Against” Ne anlatıyor?
Serginin hikayesi: EL TORO (Boğa)… 3 Perdelik bir Trajedi…
Akdeniz uygarlıklarında Boğalar tarih boyunca güç, yaşam, üretkenlik, dayanıklılık ve yaratıcı enerji simgesi olarak yer almıştır. Bu mitolojik yaratık günümüzde geniş otlaklarda kendi türüyle birlikte sakince yaşar.
Seçilen boğalar, yarışmadan birkaç gün önce gürültüden uzak, gölgede barındırılır ve beslenir. Er geç arenanın kapısı açılır ve boğa muhtemelen onu ihtişamına götürecek şekilde tünele yönlendirilir. Bu ana ve eşsiz karakter bir an için yalnızca Güneş tanrısı tarafından gönderilen ışıkla değil, aynı zamanda da alkışlarla, müzikle, renklerle onurlandırılır ve gözleri kamaştırılır. Ta ki yine odak noktası olmaya gönüllü ikinci bir karakterin, yani matadorun sahneye girişine kadar!
Onun adı EL MATADOR (İspanyolca öldürmek anlamına gelen “Matar” fiilinden türetilmiş bir isim), katil!
Boğa güreşleri tercios adı verilen üç perdelik yarışmalardır. İlk perdede boğaya cesaretini ve gücünü sergileme fırsatı verilir; aslında o, tanrıların kralı ve insanların tanrısıdır. 3. perdenin sonuna ulaşmadan önce trajedinin ikinci perdesinden geçmeli, son aşamada ise serbest bırakılmalı ve bulutların ötesindeki uçsuz bucaksız düzlüklerde huzur içinde dinlenmesine izin verilmelidir. Sonuç olarak boğa güreşi sanatı, meraklıları ya da boğa güreşi tutkunları açısından bir trajedi ve bizim için “Yanında ya da Karşı” olma seçimi olarak özetlenebilir.
François Garcia-Panzani Hakkında
1967 ile 1972 yılları arasında Saint-Étienne Yüksek Sanat ve Tasarım Okulunda eğitim alan François Garcia-Panzani,. eğitimini tamamladıktan sonra Sosyo-Eğitimci Yetkinlik Belgesi (C.A.FA.S) ve Güzel Sanatlar Ulusal Diploması (D.N.B.A.) derecelerini alarak sanat kariyerine resim öğretmeni olarak başlar.
1973 ile 1978 yılları arasında, resim öğretmeni ve eğitim müdürü olarak Lisede görev yapan Panzani, öğrencilere sanatın dünyasını tanıtarak onların eğitimlerine katkıda bulunmuştur. 1989 ile 2017 yılları arasında SOUTH AXHOOL’un kurucu ortağı olarak çalışır, bir yandan da Fas – Kazablanka ve Rabat, Fransa – Créteil ve Türkiye – İstanbul’daki çeşitli sanat okullarına davetli konuşmacı olarak katılır ve deneyimlerini Danışmanlık yaparak paylaşır.
Sanat kariyerinde önemli bir dönem olan Eylül 1978 ile Eylül 2005 arasında, çeşitli baskı yayınları, Fransız ve yabancı basın, yaratıcı ajanslar ve stüdyolarla işbirlikleri gerçekleştirerek İllüstratörlük alanında başarı elde eden Panzani, önemli markaların ve kurumların projelerinde yer almıştır.
Sanatçının çalıştığı yayınevleri: FILIPACHI, NATHAN, GALLIMARD, FLEURUS ve Kadın Hakları Bakanlığı Mesleki Eğitim Bakanlığı INFFO Merkezi Fransız Basını: Diners’Club, “F” Magazine, Lui, Playboy, Figaro Madame, Le Nouvel Observateur, Le Point, Marie France, Manpower, Médecines Douces…
Yabancı Basın: ZÜRİH (Ringier Grubu), HAMBURG (Rolling Stone Dergisi), MİLANO (Dove vai Dergisi) Reklam ajansları ve kreatif stüdyolar: Arts et Affaires, Agence Bélier, Créacom, Deslegan BBDD, Ekvador, François BLANC.HMSA PANZANI, Publicis (Paris, Rouen, Marsilya), Agence RSCG Paris, STARKEY USA (Minéapolis), SAATCHI & SAATCHI, ZIG-ZAG…
